Tema 1: Sosyal Girişimcilik

Sosyal girişimcilik, girişimcilik ilkelerini toplumsal sorunları ele alma amacını yönelik bir yaklaşım olarak ortaya çıktı. Elbette bu yeni yaklaşım iş dünyasını da etkiledi. Sosyal girişimcilik, bireyleri ve kuruluşları sürdürülebilirlik kavramına odaklanan işletmeler inşa etmeye ve böylelikle toplumun genelinin yararı için pozitif değişim yaratmaya teşvik eder.

Sosyal girişimcilik hibrit bir kavramdır; geleneksel girişimcilik prensiplerini sosyal veya çevreye dair sorunları çözmek için kullanmayı hedefler. Amaç sadece kâr elde etmekten öteye geçer ve topluma katkı sağlamayı önceler. Sosyal bir girişimci, belirgin bir toplumsal sorun için sürdürülebilir bir iş modeli oluşturarak yenilikçi çözümler tasarlayan kişidir.

Sosyal girişimciler, toplumsal ihtiyaçların belirlemesinde ve karşılanmasına önemli bir rol üstlenebilirler. Toplumsal sorunlara yönelik bilinen çözüm yöntemlerinin yetersiz kaldığı alanları fark edebilir ve bu boşlukları doldurmak için yaratıcı yaklaşımlar geliştirebilirler. Örneğin, yoksul topluluklara mikrokrediler sağlayan Grameen Bank gibi organizasyonlar, milyonların yoksulluk döngüsünden kurtulmasına yardımcı olmuştur.

Yenilikçi problem çözme yaklaşımı sosyal girişimciliğin karakteristik özelliklerindendir. Bu girişimciler, karmaşık sorunlara yeni çözümler bulmak için sıra dışı düşünme ve yaratıcılık becerileri kullanırlar. Bu tür çalışmalar sıklıkla sağlık, eğitim ve yenilenebilir enerji gibi alanlarda çığır açan gelişmelere yol açar.

Sosyal girişimler genellikle sürdürülebilir modeller üzerine kurulur ve böylelikle ortaya çıkan toplumsal faydanın zaman içinde devam etmesi sağlanır. Geleneksel hayır veya yardım odaklı yaklaşımların aksine sosyal girişimciler, sorunların kök nedenlerine odaklandıklarını ve sürdürülebilir çözümler üreterek kalıcı değişim yaratmayı amaçladıklarını ileri sürerler.

Sosyal girişimcilik, iş yaratma, yerel ekonomileri canlandırma ve üretkenliği artırma yoluyla ekonomik büyümeye de katkıda bulunabilir. Ayrıca yatırımları özendirip kamu, özel ve kâr amacı gütmeyen sektörler arasında iş birliğini teşvik ederek ekonomik kalkınmayı destekler.

Bu nedenle sosyal girişimcilik, temelde toplumsal hayatta olumlu değişiklikler yaratma arzusuna dayanmaktadır. Kendisini geleneksel girişimcilikten; yoksulluk, çevresel bozulma, sağlık hizmetleri eşitsizlikleri ve eğitimdeki adaletsizlikler gibi sosyal sorunlara odaklanarak ayrıştırır.

Sosyal girişimciliğin yenilikçilik, marka itibarı ve çalışan katılımı gibi hususlarda işletmelerle de yakın ilişkisi olabileceği öne sürülmektedir. Örneğin, sosyal girişimcilik, yenilikçiliğe ve yeni pazar fırsatlarının ortaya çıkarılmasına öncülük edebilir. İşletmeleri yaratıcı düşünmeye teşvik ederek, karşılanmamış toplumsal ihtiyaçlara yönelik ürün ve hizmetlerin geliştirilmesini özendirebilir. Aynı zamanda bir şirketin marka itibarını artırabilir ve tüketici sadakatini güçlendirebilir. Müşteriler genellikle topluma katkıda bulunan sosyal sorumluluk sahibi işletmeleri tercih ederler. Bu tür işletmeler, topluma katkı sağlama taahhüdü ile motive olan yetenekli çalışanları da çekebilir ve elinde tutabilir. Bu durum, işletme örgütünün moralini ve üretkenliğini artırabilir.

Sosyal girişimcilik, toplumsal sorunları aşmayı vadederken; bu çalışmaların gerektirdiği sermaye erişim ile düzenlemelerden kaynaklanan engeller ve sürdürülebilir iş modellerinin oluşturulmasında güçlüklerle karşılaşılması mümkündür. Sosyal girişimcilikle ilişkilendirilen bazı temel sorunlar veya tereddüt alanları aşağıdaki gibi sıralanabilir:

Sosyal girişimciler genellikle yürüttükleri çalışmaların etkisini ölçmede ve kanıtlamada zorluklar yaşarlar. Standartlaştırılmış metriklerin ve şeffaflığın eksikliği, gerçek sosyal veya çevresel etki konusunda şüpheye yol açabilir.

Kavrama tereddütle yaklaşan bazıları, geleneksel yapıdaki işletmelerin veya şirketlerin, gerçekte çevreyi ya da toplumu umursamadıkları halde sadece toplum ya da müşteriler nezdindeki imajlarını iyileştirmek için kendilerini 'çevre dostu' veya 'toplumsal duyarlılığı yüksek' işletmeler gibi göstermeye çalışabildiklerini (İngilizcedeki greenwashing veya social washing kavramlarının ifade ettiği şekilde); ve bu amaçla sosyal girişimleri kullanabileceklerini ileri sürmektedirler.

Yukarıdakilere ek olarak; bazı durumlarda, iyi niyetli sosyal projelerde – istenmeden – soylulaştırma (gentrification) ve marjinalleşmiş toplulukların yerlerinden edilmeleri gibi sonuçlar ortaya çıkabilir. Başka bir ifadeyle, daha önce cazip olmadıkları halde bazı kent bölgeleri, sosyal girişimler vasıtasıyla daha çekici hale gelebilir ve buralarda gayrimenkul değerleri artabilir. Bu durum ise bu bölgelerde yaşayan mevcut sakinleri kent dışına gitmeye zorlayabilir.

Öte yandan sosyal girişimler bazen, sisteme dair genel bir değişim yaratmak yerine pazar odaklı çözümleri önceliklendirebilir. Konuya eleştirel bir perspektifle bakanlar, bu tür girişimlerin bazılarının, toplumsal sorunların gerektirdiği bütüncül yapısal değişiklikleri ele almak yerine bu sorunların semptomlarına odaklandıklarını iddia etmektedirler.

Geleneksel kâr amacı güden işletmelere kıyasla finansal kaynaklara erişimin sınırlı oluşu da gerçek bir sorundur. Bu durum, sosyal girişimlerinin büyümesini ve uzun süre yaşamasını engelleyebilir. Pek çok sosyal işletme, hibe ve bağışlara dayanmaktadır. Oysa bu, finansmana erişimde dalgalanmalara ve ekonomik daralmalara karşı zafiyet yaratabilir; istikrarsızlığa ve hatta yürütülen projelerin tamamen sonlandırılmasına yol açabilir. Ayrıca, sosyal girişimcilik alanında fırsatlara ve kaynaklara erişimde de eşitsizlikler olabilir. Bazı bireyler veya gruplar, bu tür bir alana girmekte sistemik engellerle karşılaşabilirler.

Kimi zaman, iyi niyetli sosyal projelerin de öngörülemeyen olumsuz sonuçları ortaya çıkabilir. Örneğin, bazen ücretsiz mal veya hizmetler sunmak geleneksel yerel işletmeleri ve iş fırsatlarını zayıflatabilir.

Sosyal girişimciler, kâr elde etmeyle sosyal ve çevresel hedefleri dengeleme konusunda ciddi etik ikilemlerle karşılaşabilirler. Fiyatlandırma, maliyetleri indirme ve gelir elde etme gibi konulardaki kararlar, etik perspektif açısından zorlayıcı olabilir.

Sosyal girişimcilik için gereken tutku ve bağlılık, özellikle beklenen etki umulandan daha yavaş gerçekleştiğinde veya sosyal girişimciler önemli kişisel mali riskler üstlendiklerinde; tükenmişlik duygusuna ve yüksek strese yol açabilir.

Düzenlemelerin (regülasyon) karmaşık olduğu durumlarda, düzenleyici otoritelerle ve ilgili taraflarla müzakere süreçleri, genellikle kâr amacı güden ve kâr amacı gütmeyen sektörlerin kesiştiği alanlarda ya da sektörlerde faaliyete bulunan sosyal işletmeler için zorlayıcı olabilir.

Başlangıçtaki misyon ve değerlere sadık kalınmaya çalışılırken; büyüme ve benzer yapıların ortaya çıkmasını sağlama çabası, sosyal işletmeler için daha zorlu olabilir.

Dolayısıyla, sosyal girişimcilik ve sosyal girişimlerin incelenmesi, tüm bu konuları aydınlatmak bakımından gerekli ve gerekli olduğu kadar da zorlu bir çabayı gerektirmektedir. Yukarıda sıralanan tüm hususlar bağlamında, konferansa; uygulamalı (emprical) ve kavramsal araştırma makalelerinin, halen devam eden çalışmaların, genişletilmiş özetler veya vaka çalışmalarının sunulması ve tartışılması beklenmektedir.

Konu Kapsamı

Konferansa sunulacak bildiriler için önerilen konular aşağıdadır: İlgili başka konular da önerilebilir.

  • Sosyal girişimciliğin kavramsal analizi ve tarihsel sürecin incelenmesi
  • Sosyal girişimcilik ve sürdürülebilir kalkınma
  • Sosyal girişimcilik ve değer yaratma
  • Sosyal girişimcilik ve iş yaratma
  • Sosyal girişimcilik ve ekonomik büyüme
  • Sosyal girişimcilikte yenilikçi iş modelleri
  • Ekonomi ve toplumlar üzerinde sosyal girişimciliğin etkisinin ölçülmesi
  • Sosyal işletmelerin finansmanı
  • Sosyal girişimcilik için hükümet politikaları ve hükümet desteği
  • Kâr amacı güden işletmelerin sosyal işletmelerle iş birliği ve ortaklığı
  • Sosyal girişimciliğin etik soruları (sosyal işletmelerin karanlık yönü)
  • Başarılı sosyal girişimcilik uygulamalarından çıkarılacak dersler
  • Sosyal işletmelerle ilgili sektörel vaka çalışmaları
  • Sosyal işletmelerin ölçeklendirilmesi
  • Dünyada pozitif değişim için sosyal girişimciliğin gücü
  • Toplum ve iş dünyası için sosyal girişimcilik ve değer yaratma
  • Sosyal girişimcilik ve sosyal piyasa ekonomisi
  • Sosyal girişimcilik ve inovasyon yönetimi
  • Sosyal girişimcilik ve kâr amacı
  • Sosyal girişimcilik, kurumsal kültür ve sosyal sorunlar
  • Birleşmiş Milletler'in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve sosyal girişimcilik